Uluslararası siyaset, kriz yönetimi ve stratejik iletişim uzmanı Shay Gal, İsrail Hayom Gazetesi için kaleme aldığı yazısında, "Türkiye, yeni İran'dır. Türkiye, bu yıl faaliyete geçmesi planlanan Mersin’deki Akkuyu Nükleer Projesi'ni hızlandırıyor. Türkiye'nin bağımsız uranyum zenginleştirme konusundaki ısrarı, nükleer silah geliştirmesini sağlayacak." ifadelerine yer verdi.
Shay Gal'ın yazısının devamında; “Türkiye, Osmanlı'dan beri ilk kez bölgesel hakimiyet arayışında.
Erdoğan, tayfun füzesi ve Kaan uçağı ile tehdit ediyor
Türkiye, nükleer silah geliştirebilir...”
Nükleer karşıtları yıllarca meselenin bu olduğunu anlatmaya çalıştı ama dinletemedi!
Gelişmeleri gazetemize değerlendiren uzun yıllar nükleer karşıtı mücadelenin öncü ismi olan Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) Başkanı Sabahat Aslan da, yıllarca anlatamadıkları tehlikenin şimdi taşların yerine oturması ile anlaşılmaya başlandığına dikkat çekti.
Ancak Aslan’ın özellikle “Nükleer santraller, nükleer silah ve hammaddesi için kurulur” sözleri çok önemli!
Sabahat Aslan’ın “Rusya ile Türkiye arasında nükleer silah konusunda gizli bir anlaşmamı var bilmiyoruz. Bu gelişmeler ile insanın aklına gizli bir anlaşma mı var sorusu geliyor” çıkışı ayrıca dikkat çekici!
Akkuyu Nükleer Santrali’nin her yönüyle bizim sınırlarımızı tehdit eden bir milli güvenlik sorunu olacağı açık!
Peki önlem ne?
Ne yapılacak?
Ne yapılmalı?
Ne yapılabilir???
İşte bu soruların cevapları yok!
Cevabı verecek olanlar soruları bile görmezden geliyor!
Peki Mersin hazır mı?
Mersin bu tehlikenin farkında mı?
Maalesef ki değil!