Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi (MESKİ) Genel Müdürlüğü’nün, Mayıs ayı olağan genel kurul toplantısında ilginç görüşmeler yapıldı.

Mesela Silifke’yi son yıllarda en ufak yağmurda sık sık su basarken, insanların hayatı tehlikeye girerken, canının yanında malıyla da zarara uğradığı bu durum bile SİYASETE ALET OLDU.

Silifke’den CHP’li Meclis Üyesi Gülşah Yıldırım Genç, muhalefetin MESKİ’yi su baskınları ile ilgili eleştirilerine öyle yanıtlar vererek savunmaya katlı ki, ‘PES’ dedirtti!

Kendi ilçesinin yaşadığı mağduriyeti bile gözü görmeyen Gülşah Yıldırım Genç’in iş bilmezliği mi diyelim, tecrübesizliği mi diyelim yoksa siyasetin bu kadar göz boyayabileceğine ulan inanılması güç anlayışımı diyelim bilemiyorum, yaptığı açıklamaları şaşkınlıkla izledi kamuoyu…

Silifke sulara gömüldü sayın GENÇ!

Siz görmediyseniz, siz duymadıysanız, sizi etkilemediyse tabi orasını bilmiyorum!

Siyaset böyle bir şey değil!

Siz siyaseti çok yanlış anlamışsınız!

Size gereken cevabı halk verecektir elbette ancak genel kurulda söz alan Silifke’den AKP’li Meclis üyesi Fikret Demirtaş’ın söyledikleri oldukça önemli oldu.

Demirtaş, “Silifke’de 15 dakika yağmur yağdı, bunun neticesinde yollardan araçlar geçemedi. Dükkanlar su aldı, MESKİ’nin vidanjörü sabah yağan yağmurdan sonra öğleden sonraya kadar su çekti. Demek ki buradaki drenaj hatlarında bir sorun var. Saray mahallesi artık mimlendi her yağmurda bu görüntüyü alıyor. Yağmur suyu drenaj hatlarında eksiklik, temizliğinde yetersizlik var. İnsanların iş yerleri, depoları su aldı, insanlar araçlarının içinde kaldı. Muhakkak güzel hizmetlerdiniz vardır ama bu olanların da olmadığı denmesi anlamına gelmiyor. Silifke’ni merkez mahallerinde bu görüntüler yaşandı. Bu konularda ilgili çalışmaların yapılması gerektiğini arz ediyorum” dedi.

Gülşah Yıldırım Genç’in de en azından sorunları örerek, gereğinin yapılması gerektiğini talep edeceği bir siyaset tarzını benimseyeceği günlerin hayaliyle önümüze bakalım.

Ya da en azından bölgesinin sorunlarını, gerçeklerini konuşabilecek siyasilerin ilgili, yetkili görevlendirmeler ile var olmasını!...

Çünkü Mersin’in en önemli sorunlarından biri de tam olarak bu!

Özellikle yerel belediye meclislerinde hiçbir alakası olmayan o kadar çok kişi görüyorsunuz ki…

Kimisi zengin… Kimisinin dayısı, amcası var… Kimisi el kaldır, el indir uyaroğlu… Kimisi asker!

Siyasi parti fark etmeksizin işte durum böyle olunca sorunların çözümü, talebi bile gündeme gelmeyebiliyor!...

Meclis üyesi olmak ne demektir?

Memleketine hizmet etmek demektir!

Siyasi partinin, belediye başkanın adamı olmak demek değildir!