TBMM’de atılan sloganları, utanmazca eylemi biliyorsunuz.

    Ne olduğunu tekrarlamak istemiyorum.

    Ama;

    Rezaletin daniskası idi.

    Cumhuriyetin meclisinde gözü dönmüşlerin, döndürülenlerin cumhuriyetimize hayasızca saldırısıydı.

    Gazi meclis çatısı altında böyle bir rezalet, böyle bir saldırı görülmedi bu güne kadar.

    İYİ parti dışında sesini çıkartan olmadı ne yazık ki.

    Zafer Partisi’nden de suç duyurusu geldi.

    Asıl rezalet ise arkadan geldi bana göre.

    Hele “birinci parti” ipine dolanmış olan sözde ana muhalefet partisinin liderinin rezalet derecesinde umarsız yaklaşımı canları bir daha yaktı.

    Önce sesi çıkmadı o liderin.

    Durdu, durdu.

    Sustu, sustu.

    Gazeteci sorana kadar gayette iyiydi durması da, susması da.

    Keşke öyle kalsaydı.

    Konuştu.

    Bir çuval inciri berbat etti.

    Ya;

     Aklı diline sahip olamadı.

    Ya da;

    Dili aklına uymadı.

    Belki de;

    Kafasındaki tilkilerin kuyruğu birbirine öylesine çözülmemecesine dolanmış ki;  ne söyleyeceğini şaşırdı.

    Allah söyletti derler ya hani.

    İşte öyle bir şey çıktı ortaya.

    Eveledi, geveledi, kem etti, küm etti bir şeyler söyledi.

    Özeti şu;

    “Özenli davranılmadı.”

    Böyle bir rezaletin, hayasız saldırının özenlisi nasıl oluru da söyleseydi de hepimiz öğrenseydik bari.

    Yazıklar olsun diyorum kendi adıma.

    Günler geçti bu lafın üzerinden.

    Bekliyorum ki birileri itiraz etsin, yakışmadı desin.

    Sözde birinci partiden hiç kimsenin sesi soluğu çıkmadı bu akılsızca, marazlı yaklaşıma.

    Her ağzını açtığında Atatürk diyor ya bu Beyefendi.

    Gazi Mustafa Kemal’in partisi demeden konuşamıyor ya.

    Atatürk’ün koltuğunu hatırlatıyor ya iki de bir hepimize.

    Her lafa atlayıp;

    Çok kıymetli buluyor ya!.

    O komisyona sahip çıkıyor ya!.

    Gelinen noktayı içine sindiriyor ya!.

    O koltukta hala rahat oturabiliyor ya!.

    Diyeceğim biraz özensiz olacak ama;

    Gazi Mustafa Kemal sağ olsaydı eğer, o da özenli davranmaz bilardo sopasıyla kovalardı oturduğu koltuktan onu.

     **

    Sevdiğim Laflar:

    “SADECE ÖLÜ BALIKLAR AKINTIYA KAPILIR!...”