HEDİYE EROĞLU

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin Meclis grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Seçimler öncesi atacakları çeşitli adımları açıklayan Erdoğan, özellikle enerji ile ilgili açıklamalar yaptı.

Erdoğan’ın bu kapsamda yaklaşan seçimler öncesi vaatlerde bulunurken çok önemli bir tarihi de açıkladı. Erdoğan, 26 Nisan 1986’da yaşanan Çernobil Nükleer Felaketi’nin 37’inci yıldönümünden bir gün sonra olan 27 Nisan tarihini ülke tarihine kara bir sayfa olarak yazmaya hazırlandıklarını duyurdu. Türkiye’nin ilk nükleer santrali olacak Mersin’in Gülnar ilçesinde inşaatı süren Akkuyu Nükleer Güç Santrali ile ilgili konuşan Erdoğan, “Akkuyu'daki nükleer güç santralimize 27 Nisan tarihinde yakıt yükleyerek resmen nükleer tesis statüsü kazandıracağız” dedi.

YAKITIN GELMESİ SANTRALİN ÇALIŞACAĞI ANLAMINA GELMİYOR

Yıllarca Mersin’de Nükleer Karşıtı Platform Sözcülüğü görevini yürüten Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) Başkanı Sabahat Aslan, bu adamı seçim öncesi siyasi bir yatırım olarak tanımlayarak, “Yakıtın gelmesi santralin çalışacağı anlamına gelmiyor. Santralin bu aşamada çalışması söz konusu olamaz çünkü inşaatı tamamlanmamış durumda. Bu tamamen seçim öncesi siyasi bir hamle” diye konuştu.

DEPREMDEN ETKİLENEBİLİR

Öte yandan geçtiğimiz günlerde Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri (DAÇE) olarak Akkuyu Fukuşima’ya aday diye bir kampanya başlattıklarını da anımsatan Aslan, inşaatın gerek son depremler gerekse de tesisin atık sorunu ile ilgili pek çok önemli başlığın ele alındığı kampanyaya ilginin her geçen gün arttığını işaret etti.

DAÇE’nin de Ortak Sekreteri olan Sabahat Aslan, Akkuyu Nükleer Santrali’nin deprem fay hatlarından etkilenecek mesafede yer aldığını vurgulayarak, çevrecilerin 1990 yılından bu yana Akkuyu Nükleer Santrali’ne karşı mücadele ettiklerini kaydetti.

Aslan, “DAÇE yıllardır bilimsel argümanlar ışığında Akkuyu Nükleer Santralı projesinden vazgeçilmesi gerektiğini ifade ediyor. Buna ilişkin en önemli uyarılardan biri de projenin deprem bölgesine yapılıyor olmasına yönelikti” ifadelerini kullandı.

SANTRAL, DENİZ DOLDURULARAK İNŞA EDİLİYOR

Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin soğutma sisteminin deniz doldurularak inşa edildiğini belirten Aslan, “Dolgu alanları deprem sırasında deprem büyüklüğünün 4 katı kadar sarsılır. Bu durum santralı daha riskli bir hale getiriyor. Akkuyu Nükleer Santrali’nin 9 büyüklüğünde bir depreme dayanıklı olarak yapıldığı ifade ediliyor. Ancak nükleer santrallerde en büyük risk soğutma sisteminin arızalanmasından dolayı ortaya çıkacak risklerdir. Bu risk büyük felaketlere yol açabilir. Dünya tarihinde de bunun örneklerini yaşadık. Çernobil felaketinin yaşanmasının sebebi soğutma sisteminin çalışmamasıydı. 2011’de Fukuşima’da yaşanan felaketin nedeni de soğutma sisteminin zarar görmesiydi. Deprem sırasında büyük bir beton kitlesi soğutma sisteminin borularını kırmış ve bu durum felakete neden olmuştu” dedi.

Aslan, “Kahramanmaraş depremi sırasında Akkuyu Nükleer Santralı çalışıyor olsaydı, orada Fukuşima gibi bir felaket olabilirdi” dedi.

Akkuyu’nun çeşitli fay hatlarına yakın olduğuna vurgu yapan Aslan, “Uzmanlarca Kıbrıs Dalma Batma Fay Hattı’nda 7 büyüklüğünde bir deprem bekleniyor. Bölgede yaşanabilecek depremlerin bir nükleer felakete yol açmaması için bir imza kampanyası başlattık” dedi.

“AKDENİZ VE ORTADOĞU'NUN TÜM ÜLKELERİNE KARŞI SORUMLU OLUNACAK”

Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, "Akkuyu Nükleer Santrali nereden tutsak elimizde kalıyor, pul pul dökülüyor. Santrali inşa eden Rosatom şirketinin Çernobil nükleer faciasının sorumlusu olması, 28 °C'yi aşmaması gereken soğutma-deniz suyu sıcaklığının bölgede ağustos ayında 30,5 °C'yi bulmasının ardından, 6 Şubat felaketiyle deprem riski görünür oldu. 2009'dan bu yana açtığımız tüm davalarda bölgenin depremselliği 1 numaralı hukuki ve bilimsel argümanımız. Zira tüm bilimsel deliller Akkuyu Nükleer sahası’nda 7'den büyük bir depremin her an gerçekleşebileceğini gösteriyor. Eğer bugün Akkuyu'dan vazgeçilmeyecek olursa, uluslararası hukukta uygulanan ‘ihtiyatlılık”   ve ‘öngörülebilirlik’ ilkeleri gereğince Türkiye ve Rusya, Akdeniz havzasının ve Ortadoğu'nun tüm ülkelerine karşı sorumlu olacak" açıklamasında bulundu.

1'İNCİ ÜNİTENİN TÜRBİN BİNASINDAKİ ÇATININ MONTAJI BİTTİ

Öte yandan geçtiğimiz günlerde Akkuyu Nükleer Güç Santralinde 1'inci ünitenin türbin binasındaki çatının montajı bitti.

Türkiye'nin ilk nükleer enerji santrali Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin çatı döşemesi de dahil olmak üzere toplam ağırlığı 1140 ton olan 9 genişletilmiş kirişten oluşan türbin binası çatısında kurulum süreci, 10 Aralık 2022'de başladı.

Her biri 110 ile 200 ton ağırlığında olan kirişler, şantiyede önceden hazırlanan iki kızak üzerinde paralel olarak birleştirilerek monte edildi.

İnşaat ekibi, yapının son kirişlerini monte etmeden önce, hava giderici ve besleme suyu depolama tankı da dahil olmak üzere birkaç parça ağır ve büyük türbin ekipmanının kurulumunu gerçekleştirdi.

Akkuyu Nükleer AŞ'den yapılan açıklamaya göre, bir sonraki aşamada çatı kaplamasının montajı yapılacak.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Akkuyu Nükleer AŞ Genel Müdür Birinci Yardımcısı ve NGS Yapı İşleri Direktörü Sergey Butckikh, türbin binasının çatı kirişlerinin montajının dikkatli bir hazırlık gerektiren karmaşık ve zaman alıcı bir işlem olduğunu dile getirdi.