BURCU KAYA
Mersin’de son yıllarda giderek daha çok yaşanan doğal afetler, yüksek girdi maliyetleri nedeniyle zor günler yaşayan çiftçinin belini bükmeye devam ediyor. yıl başından buyana zirai don ve dolu afetlerinden beli bükülen çiftçi, pahalı su kullanımının önüne geçilmesi için destek çağrısı yaptı. Erdemli Ziraat Odası Başkanı Rasim Şahin, bölge üreticisinin sesi olarak yetkililere seslendi.
DOĞAL AFETLER ARKA ARKAYA GELDİ
Geçtiğimiz aylarda yaşanan zirai don afetinden Erdemli’deki ekili alanların 3’te birinin ve daha yüksek 500 rakım üstündeki kesimlerin yüzde 100 etkilendiğini anımsatan Şahin, “Özellikle limon bahçelerin bu iklim olaylarından önemli derece olumsuz şekilde etkilendi. Afetler arka arkaya afetler geliyor. Bunlar iklim değişiklinden kaynaklı bunu biliyoruz. Nerdeyse ağaç kabuklarına sökecek kadar büyük bir dolu afeti yaşardık. Bu sene zaten çiftçilerimizin ürünleri gitti, yok oldu. Ama yeni ağaçlar inşallah iyileşir verim verir. Büyüklerimizin dolu afetinden etkilenen çiftçilerimizin yanında olmalarını desteklemelerini istiyoruz” dedi.
DOLU VURAN BÖLGELERDE TESPİT EKİPLERİ SAHAYA İNDİ
Afet anlarında zaman geçirmeden sahaya inerek üreticinin yanında olmaya çalıştıklarını da dile getiren Başkan Rasim Şahin, “Son olarak dolu afetinde çiftçilerimize geçmiş olsun dileklerimizde bulunduk, il ve ilçe tarım müdürlüklerimizi arayarak onlarında hemen faaliyete geçmesini istedik. Ekipler Pazartesi’nden itibaren sahaya indiler ve gerekli tespitleri yapıyorlar. Tespitler yapıldıktan sonra inşallah devletimizde bunu destekleyecektir” diye konuştu.
MEYVE BAHÇELERİNDE ÜRÜN KALMADI
Bölgede şuanda şeftali, kayısı, kivi, ceviz ekili alanlarda neredeyse ürün kalmadığını dile getiren Şahin, “Girdi maliyetlerinin yüksek olması üreticiyi zorlarken, ürünlerin doğal afetten dolayı gitmesi bizleri ve çiftçilerimizi çok üzdü. Biz çiftçilerimizden şunu talep ediyoruz; ürünlerinin en azından bir kısmını sigorta yaptırsınlar. Böylece sigortadan yüzde belli oranlarda faydalanabilirler. İnşallah ilerleyen dönemlerde böyle afetler bir daha yaşamayız” ifadelerini kullandı.
Bölge 500 rakım üzerinde olduğu için henüz sebze üretiminin başlamadığını bu ürünleri üretenlerin hasat ve dikime başlanmadığı için zarar görmediğini de aktaran Şahin, ancak meyvede ciddi hasar olduğunu vurguladı.
ÇİFTÇİYE İYİ TARIM UYGULAMASI ÇAĞRISI
İyi tarım konusunda Erdemli’de istedikleri oranda başarı yakalamadıklarını da belirten Rasim Şahin, “Kalıntısız, kaliteli ihracata gönderebileceğimiz, yurt dışı ile rekabet edebileceğimiz ürünler yetiştirmek için iyi tarım uygulamalarını hayat geçirdik. Ancak henüz istediğimiz başarı oranını yakalayamadık. Çiftçilerimizi her zaman uyarıyoruz; iyi tarıma geçelim, iyi, kaliteli ürün yetiştirelim, dış pazarlarda rekabet edelim. Zaten Erdemlimiz hem havası, hem de iklimi ve toprağı ile bulunmaz bir yer. Mesela Tarsus ve Adana’da don olmasına rağmen bizim burada az oldu. Çünkü dağ ile arasındaki mesafe kısa. Bundan dolayı da ayrı bir iklimi ayrı bir güzelliği var.
ÜRETEMEZSEK TÜKETİCİ NE YİYECEK?
“Erdemlide üreticilerimizi üretmeye devam edeceğiz” diyen Başkan Şahin, “Durmayacağız üreteceğiz. Ama çiftçimiz emeğinin karşılığını almalı. Eğer almaz ise yeni sene ne ekecek? O zaman tüketici ne yiyecek. Özelikle çiftçilerimiz desteklememiz lazım.
Pandemi de gördük. Kimse dışarı çıkmaz iken çiftçilerimiz üretim yaptı, içerde kapalı kalan insanları besledi. Onun için üretmek lazım. Ama girdi fiyatlarımız yüksek, ilaç fiyatlarımızı yüksek, elektrik ve su fiyatlarımızda yüksek biz devletimiz tarafından çiftçilerimizin desteklenmesini istiyoruz. Çiftçimiz nefes alsın üretsin çiftçimiz nefes almaz ise tüketicide yaşayamaz.
“TARIMDA ÇALIŞACAK ELEMAN BULAMIYORUZ”
Ayrıca şuan çalışan kalifiye elamanı bırakalım, normal elaman dahi bulamıyoruz. Gençlerimiz çoğunlukla üniversite eğitimi alıyor ve tarımda çalışmak istemiyor. Köydeki gençlerimiz şehre iniyor. Bunun için şuan tarımda çok büyük sıkıntı var. Tarımda başlıca sorun kalifiye eleman sorunudur. Böyle devam eder, genç nesil tarım yönelmez ise ilerleyen yıllarda devletimiz işçi bulamayacağız.
Çiftçilik bir meslek olmalı, eğer olmaz ise önüne gelen herkes çiftçi oluyor bu sefer ne oluyor üretim darbe yiyor. Devletimiz genç nesli tarıma yönlendirmeli, üretimi arttırmalı.