GİZEM EKİCİ

Mersin’de organize edilen “21 Haziran Dünya Güneş Günü” etkinliğine katılan Makine Mühendisleri Odası (MMO) Genel Başkanı Yunus Yener, önemli açıklamalar yaptı. Nükleer enerji üretimine karşı mesajlar veren Yener, yenilenebilir enerji üretiminin attırılması çağrısını yineledi.

Enerji konusunun, makina mühendislerinin uzmanlık alanlarından ve enerji sistemleri mühendisliğinin oda bünyesindeki disiplinlerden biri olduğunu anımsatan Başkan Yener, bu nedenle enerji ve bağlantılı konularda bir dizi çalışma yürüttüklerini aktardı.

“Kongre ve sempozyum etkinlikleri kapsamında; Enerji Verimliliği Kongreleri, Yeni ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları Sempozyumları, Mersin’de düzenlediğimiz Güneş Enerjisi Sempozyumları, Rüzgar Enerjisi Sempozyumları, İklimlendirme Kongreleri ve enerji bağlantılı Tesisat Kongreleri, ulusal ölçekli etkinliklerimizin başlıcaları arasında yer almaktadır” diyen Yunus Yener, “Eğitim ve belgelendirme faaliyetleri kapsamında; Enerji Kimlik Belgesi Uzmanı ve Uzman Oryantasyonu, Enerji Yöneticisi, Güneş Enerjisi Santrali, Rüzgar Enerjisi Santrali, Jeotermal Enerji Santrali Eğitimleri yapılmaktadır.

Ayrıca enerjinin yapılarda etkin kullanımının tasarım ve uygulamasında bulunan meslektaşlarımıza Mekanik Tesisat alanında uzmanlıklar için eğitim ve belgelendirme çalışmalarımız da devam etmektedir.

Enerji Çalışma Grubumuz da Türkiye’nin enerji görünümü başta olmak üzere enerji konulu birçok önemli raporu hazırlamaktadır. Raporlarımız ve geçen ay yayımlanan Türkiye Enerji Görünümü 2023 Sunumu Odamızın internet sitesinde yer almaktadır” dedi.

“ENERJİ ÜRETİMİ ÜLKE VE HALK ÇIKARLARINI TEMEL ALMALI, KONU PİYASANIN İNSAFINA BIRAKILMAMALI”

21 Haziran Dünya Güneş Günü’nü, güneş ülkesi Türkiye’nin güneş kenti Mersin’de kutlamanın memnuniyetini yaşadığını da dile getiren Başkan Yener, enerji ve güneş enerjisiyle bağlantılı bazı konulara değindi.

“Bildiğimiz üzere enerji, toplumsal yaşamın ve sanayinin en temel girdisidir” diyen MMO Genel Başkanı Yener, “Kamusal tekel alanlarından biridir. Bu nedenle, ülkemizdeki mevcut durumun tersine, enerji yönetimi ülke ve halk çıkarlarını temel almalı, konu piyasanın insafına bırakılmamalıdır.

Elektrik arz eksiği olmamasına karşın, sürekli zamlarla artan elektrik ve doğalgaz fiyatları ve faturalarını ödeyemeyen milyonlarca yurttaş söz konusudur. Bu gerçeğe karşın kamu kaynaklarından özel elektrik üretim ve dağıtım şirketlerine milyarlarca TL aktarılmakta, bankalara kredi borçlarını ödemeyen ve ödeyemeyen enerji şirketlerine sürekli destekler verilmektedir.

“BAĞIMLILIĞA KARŞI ÜRETİM KAYNAKLARI ÇEŞİTLENDİRİLMELİ”

Ayrıca ülkemizin enerjide dışa bağımlılığını artırması, tek ülkeye bağımlılığı artırarak kaynak çeşitlemesini kısıtlaması, enerji arz güvenliği sorununu artırması, uzun süreli ve yüksek fiyatlamalı birim fiyatı olan, atık sorunu hala ortada duran, çevresel felaketlere de neden olabilecek; Mersin’in, ülkenin halkın çıkarlarına aykırı olarak ilerleyen Akkuyu nükleer santral projesi, ülkenin geleceğine konulmuş bir ipotektir.

Bütün bu sorunlara karşın, özel şirketlerin çıkarlarını temel alan ve toplum lehine adım atmayan bir enerji yönetimi var.

Diğer yandan, 2021 yılı sonu itibarıyla Türkiye’de birincil enerji arzının kaynaklara göre dağılımında güneş enerjisinin oranı yüzde 1,3; yenilenebilir enerji kaynaklarının toplamı da yüzde 15,6 gibi yetersiz bir düzeydedir.

“GÜNEŞ ENERJİSİ EN ÖNEMLİ KAYNAKLARDAN”

Güneş enerjisi ile birlikte su, rüzgâr, jeotermal, hidroelektrik ve linyit kaynaklarımızdan elde edilebilecek kurulu güç olanaklarının iyi değerlendirilmesi ile ülkemizin yüzde 70,7 seviyesindeki enerjide dışa bağımlılığını ciddi ölçülerde azaltması sağlanabilecektir.

Güneş enerjisi ve tüm yeni ve yenilenebilir enerji kaynakları, dünyanın enerji ve iklim değişikliği ile ilgili sorunları için dikkatlerini yönelttiği en önemli kaynaklardır.

TÜRKİYE GÜNEŞ ENERJİSİ ZENGİNİ

Bildiğimiz üzere Türkiyemiz yerli ve yenilenebilir enerji kaynakları ve güneş enerjisi açısından önemli bir ülkedir.

Ayrıca bina tasarımları ve bölge planlarında güneş enerjisinden optimum faydayı sağlayan mimari çözümler ile güneş enerjili mimari pratiklerin yaygınlaştırılması da gereklidir.

Bu noktada dışa bağımlı ithal enerji politikalarından uzaklaşarak yerli ve yenilenebilir kaynak kullanımına ve yerli teknoloji üretimine öncelik veren, kamusal planlamayı, kamusal üretimi ve denetimi esas alan demokratik bir enerji programına ülke olarak acil ihtiyaç duyduğumuzu belirtmek istiyorum.

DEMOKRATİK ENERJİ PROGRAMI ŞART

Ve bu demokratik Enerji Programına uygun olarak, dışa bağımlılığın kırılması, enerji maliyetlerinin azaltılması için, halkın çıkarlarını öncelikleyen katılımcı bir enerji yönetimi ile enerji antlaşmaları ülke çıkarları lehine düzenlenmelidir.

Elektrik enerjisi üretiminde ulusal–kamusal kaynaklar ile yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık verilmelidir.

Enerjinin verimli kullanımı desteklenmeli, ülke ölçeğinde meslek odalarının da içinde yer alacağı bir Master Plan hazırlanmalı ve uygulanmalıdır” şeklinde konuştu.