HEDİYE EROĞLU

Sağlık sendikası Hekim-Sen 17, 18, 26 ve 27 Mayıs tarihlerinde iş bırakacaklarını açıkladı.

Toros Devlet Hastanesi önünde bir araya gelen Hekim ve Sağlık Çalışanları Birliği Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Hekim Birliği Sendikası) üyeleri, özlük hakları için şiddete karşı Mayıs’ta eylem yapacaklarını duyurdu.

HEKİMLER NE İSTİYOR?

Sendika adına basın açıklamasını okuyan Müge Köybaşı, asistan hekimlerin neredeyse açlık sınırında maaşlar almalarını, 36 saat nöbet tutmak zorunda kalmalarını, TUS ve DUS'ta asistan hekimlerin kaliteli eğitim alabilmeleri için belirlenen azami sayıların çok üzerinde kadro açılmasını ve hakkı ile eğitim alamamalarını kabul etmediklerini söyledi.

Aile hekimlerinin esas görevi olan koruyucu hekimlik hizmetini verebilmelerinin sağlanmasını isteyen Köybaşı, izin için vekalet bırakma sisteminin kaldırılmasını, ceza yönetmeliğinin iptal edilmesini, aile sağlığı merkezlerinde personel eksikliklerinin bir an önce çözülmesini istedi. Ayrıca nüfustan bağımsız temel maaş verilmesini, kronik hastalık takip sisteminin iptal edilmesini talep eden Müge Köybaşı, cari giderlerin enflasyon oranında revize edilmesini, hizmet binalarının kamu tarafından tahsis edilmesini, kamusal hizmet veren aile hekimliği merkezlerinin elektrik ve su gibi harcama kalemlerinin kamu tarafından karşılanmasını talep etti.

Diş hekimlerinin için; dört el kuralına uygun olarak yardımcı verilmesini, hastalara kaliteli malzemeler ile hizmet sunulmasının sağlanmasını da isteyen Köybaşı, “Diş hekimlerimizin girişimsel işlemleri yapabilmeleri için yeterli zamana sahip olmalarını ve bunun için de günde 10 MHRS dışında hasta bakılmamasını, acil statüsü olmayan Diş Hekimliği için 24 saat nöbet uygulamasının kaldırılmasını, birim performans katsayısının kaldırılarak temel maaş almalarını talep ediyoruz.

“MAR’TA İŞ BIRAKTIK, TALEPLERİMİZ KARŞILANMADI”

14-15-16 Mart 2022 tarihlerinde Hekim Birliği Sendikamız tarafından alınan iş bırakma eyleminde mesleğimiz ile ilgili olarak dile getirdiğimiz taleplerimizin idare tarafından karşılanmadığını görmekteyiz. Bizler yakın dönemde yaşadığımız tecrübeler ile taleplerimizin Resmi Gazete'de yayımlandığını görmediğimiz sürece anayasal düzen içinde tarafımıza verilen tüm hakları kullanmaya kararlıyız.

Bizler öldürülmemek, şiddete uğramamak, halkımıza hakkı ile sağlık hizmeti sunabilmek geçim derdine düşmemek, ömür boyu çalışsak da ödeyemeyeceğimiz tazminatlar ile karşılaşmamak ve emekliliğimizde ek iş yapmadan rahatça geçinebileceğimiz bir maaş alabilmek adına, yetkililerin davul zurna ile açıkladıkları müjde verme tarihleri olan 1 Aralık 2021 den 166 gün 14 Mart 2022 den 64 gün geçmiş olmasına rağmen taleplerimiz yönünde herhangi bir kararın da şu ana kadar icraata geçirilmediğini görmemiz nedeniyle anayasal dayanağı olan meşru iş bırakma hakkımızı kullanıyoruz ve Hekim Birliği Sendikası Yönetim Kurulu'nun 18.04.2022 tarih ve 2022-5 sayılı kararına istinaden 17-18-26-27 Mayıs 2022 tarihlerinde iş bırakıyoruz” dedi.

“ARTIK TÜKENDİK”

Savaşta, salgında, her koşulda halkın sağlığı için yanında olan; ülkenin çalışkan, vefakar çocukları olan hekimlerin artık tükendiğini vurgulayan Köybaşı, hekimlerin, sağlık hizmeti verdiği kamu kurumlarının içerisinde sözel, fiziki ve psikolojik saldırıya uğradığını; hatta öldürüldüğünü kaydetti.

“Biz hekimler, şiddete karşı göstermelik koruma kanunları değil, caydırıcı hükümler içeren kanunların çıkarılmasını bekliyoruz” diyen Köybaşı, “Hekime karşı işlenen şiddet olaylarında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının (HAGB) uygulanmamasını ve gelişmiş ülkelerde olduğu gibi etkin tedbirler alınmasını bekliyoruz. Popülist politikaların sonucu oluşturulan sağlık sistemi binlerce Hekimin istifasına sebep oldu. İdare bunun nedenleri irdelemek yerine, sanki Hekimler tıbbi bir cihazmış gibi, Hekimlerimizi ailelerinden uzaklaştıracak şekilde geçici görevlendirme yapma yöntemini benimsemiştir. Artık zulme dönen geçici görevlendirmelerin bitmesini, Hekimlerin güvenceli çalışma koşullarının sağlanmasını istiyoruz.

“PERFORMANS SİSTEMİ KIRBACINI SIRTIMIZDA HİSSETMEDEN ÇALIŞMAK İSTİYORUZ”

En zor sınavları geçerek, meşakkatli olduğu kadar çok güç eğitim süreçleri de içeren Hekimlik eğitimimizi tamamladıktan sonra, hayatımızı idame ettiremeyecek şekilde yoksulluk sınırının altında maaşı almayı bizler kabul etmiyoruz.

Performans sistemi kırbacını sırtımızda hissetmeden çalışmak istiyoruz. Söze gelince bizlere, Hekimler de hakimler gibidir diyen yetkililerden, en az hakimler kadar temel maaş talep ediyoruz.

Bizlerle sağlık ordumuz diye övünen yetkililerden, bizlere de aynı askeri hekimler gibi hiçbir kritere bağlı olmayan temel maaş verilmesini istiyoruz. İnsanca yaşamamızı sağlayacak, emekliliğimize yansıyan, performansa dayalı olmayan, güvenceli temel bir gelir istiyoruz.

Halkımıza doğru tanı koymak için en az 15-20 dakika muayene süresi ayırabilmek istiyoruz. Hastaların aylarca randevu sırası beklemediği, sağlıklı uygulanabilir bir sevk zinciri istiyoruz.

“HEKİMİN ŞİKAYET EDİLMESİNİ KABUL ETMİYORUZ”

Malpraktis davalarında hakimler gibi tamamen devlet korumasına girmeyi istiyoruz. Hakimlerin hakkında karar veren kurulun tamama yakınının hakim olması gibi, Hekimlerin malpraktis dosyaları hakkında karar verecek kurulun da bağımsız Hekimlerden oluşmasını istiyoruz. Hekimlerin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na değil, bizlerin de görüşü alınarak çıkarılacak Hekimlik Kanunu'na tabi olmasını istiyoruz.

Hakim, C. Savcısı, öğretmen vb tüm kamu görevlileri telefon ile şikayet edilemez iken hekimin SABİM üzerinden şikayet edilmesini kabul etmiyoruz ve SABİM'in derhal kaldırılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.