Haber Merkezi
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Talat Dinçer, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, BAĞ-KUR sigortalılarına verilen sözlerin tutulmamasının ikinci yıl dönümünde, esnaf, sanatkâr ve çiftçilerin yaşadığı derin mağduriyetlere dikkat çekti. Dinçer, Cumhurbaşkanı'nın seçim meydanlarında BAĞ-KUR'luların prim gün sayısını 9000'den 7200'e düşürme vaadinin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen hiçbir adım atılmadığını vurguladı.
“BAĞ-KUR'LU ESNAFLARIN BİZZAT CUMHURBAŞKANI TARAFINDAN ALDATILDIĞI GÜNÜN 2'NCİ YIL DÖNÜMÜ”
Dinçer, "Bugün, BAĞ-KUR sigortalılarının, BAĞ-KUR'lu esnafların bizzat Cumhurbaşkanı tarafından aldatıldığı günün 2'nci yıl dönümü. Seçim meydanlarında 'Evet, BAĞ-KUR'lular mağdur, eşitlik ilkesini uygulayacağız, 9000 prim gün sayısını 7200'e düşüreceğiz.' diye vaat verildi. Ancak gelinen noktada, aradan geçen iki yıllık süre içerisinde maalesef hiçbir şekilde adım atılmadı," ifadelerini kullandı. Dinçer, bu durumun Cumhurbaşkanı'nın "Bizim sözümüz yalancı çobanın sözüne benzemez, biz söz verdik mi tutarız," sözleriyle çeliştiğini belirterek, takdiri BAĞ-KUR sigortalılarının vicdanına bıraktı.
“ESNAF VE ÇİFTÇİ PERİŞAN DURUMDA”
Konuşmasında esnaf ve çiftçilerin yaşadığı zorluklara da değinen Dinçer, "Esnafımız ülkemizde el emeği, alın teriyle devletten hiçbir destek görmeden çalışan, istihdam yaratan, ekonomiye katkı sağlayan ve toplumda huzuru sağlayan bir kesimdir. Ancak ne yazık ki bugüne kadar esnafımıza verilen sözlerin hiçbiri yerine getirilmemiştir," dedi. Çiftçilerin de yüksek maliyetler altında ezildiğini, mazota, gübreye, ilaca ulaşamadığını ve ürettiği ürünü satamayarak tarlada bıraktığını belirtti.
BAĞ-KUR’LU ÇİFT TARAFLI BİR YÜK ALTINDA
Milletvekili Dinçer, esnafın hem kendi BAĞ-KUR primini hem de yanında çalıştırdığı işçinin primini ödeyerek çift taraflı bir yük altında olduğunu, buna rağmen diğer sosyal güvenlik kuruluşlarındaki hakların BAĞ-KUR'lulara verilmediğini söyledi. Zirai don olayları sonrası çiftçilerin daha da büyük sıkıntılar yaşadığını, tohumdan hasada kadar her adımı borçla atılan bir sistem yaratıldığını ifade eden Dinçer, "Çiftçinin alın terini, artık, faiz, enflasyon ve yüksek maliyetler siliyor. Tarlalar boş kalıyor, artık ekilmez, dikilmez oldu. Tarlalar boşsa emin olun ki sofralar da boş kalır," uyarısında bulundu.
"AKP İKTİDARI ESNAFIN SIRTINA BİNDİ, İNMEK BİLMİYOR"
CHP'li Dinçer, iktidarın yirmi üç yıllık yönetimi boyunca esnafa bakış açısını eleştirerek, "Her fırsatta sırtını sıvazladığınız, övgüyle bahsettiğiniz esnafın sırtına bindiniz inmek bilmiyorsunuz. Esnafı, bir avuç yandaşı zengin etmek uğruna teşviklerle oluşturduğunuz AVM ve zincir marketlere yem ettiniz. Hani, yerli ve millî üretimden yanaydınız? AKP olarak üreticilerimize değil, ithalat lobilerine destek verdiniz” şeklinde konuştu.
Yanlış ekonomik programlar sonucu yılda 150 bin esnafın kepenk kapattığını ve sokakların karardığını belirten Dinçer, primlerini ödeyenlerin anayasal emeklilik haklarının gasp edildiğini savundu.
“HALK ARTIK BORÇLU DEĞİL, ALACAKLIDIR!”
Talat Dinçer, halkın artık borçlu değil, alacaklı konumunda olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: "Artık yeter; halkı borçlandırmaktan, borçlu çıkarmaktan vazgeçin; artık halk borçlu değil, halk alacaklı; emekli alacaklı, çiftçi alacaklı, esnaf alacaklı, asgari ücretli alacaklı, işçi, memur alacaklı, kademeli emeklilik bekleyenler alacaklı, staj mağdurları alacaklı, 3600 ek gösterge mağdurları alacaklı, atanmayan öğretmenler, gençler, askerlerimiz, herkes haklı. Artık halk ayağa kalktı, halk bilinçlendi, alacağının peşine düştü. Hakkını, hukukunu, anayasal hakkını, onurunu ve insanca yaşama hakkını elde etmek için ayağa kalktı” dedi.