YUSUFCAN GÜDÜK
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde alanlara inmeye hazırlanan emek ve demokratik kitle örgütleri ile işçiler, hazırlıklarını sürdürüyor. Mersin’de de YSP, SYKP ve SOLDEP üyeleri, 1 Mayıs’a birlikte katılım sağlayacaklarını açıklayarak halka katılım çağrısı yaptı.
“EMPERYALİST MERKEZLER VE İŞBİRLİKÇİ İKTİDARLAR, FAŞİZMİ TEK AYAKTA KALMA ARACI OLARAK NORMALLEŞTİRİYOR”
Yeşil Sol Parti Mersin İl Başkanlığında yapılan basın açıklamasını partiler adına hazırlanan metni okuyan Naz Dere, kapitalizmin çoklu krizinin giderek derinleştiğini söyleyerek, “Emperyalist merkezler ve işbirlikçi iktidarlar, faşizmi tek ayakta kalma aracı olarak normalleştiriyor, şiddeti toplumsal hayatın her alanına yaymaya çalışıyorlar. Bu süreçte, sınırlarımızın hemen yanı başında soykırımlar ve katliamlarla yeniden çizilen bir Ortadoğu; dünyanın hızla yeni bir emperyalist savaşa sürüklendiği bir dönem yaşıyoruz.
“BİZ EKOLOJİK VE ADİL BİR YERYÜZÜ İSTİYORUZ!”
Sermayenin kar ve rant hırsıyla yaptığı birçok yapılanma zorunlu göçe, ekosistemlerin talanına yol açıyor. Geçen gün İstanbul depreminde görüldüğü üzere yeşil alanların betonlaştırılması insanların depremden sığınacak yer bulamadığını gösterdi. Yapılaşma politikaları sermayenin ve devletin rant hırsının nasıl bir yaşam ve doğa katliamı olduğunu gözler önüne seriyor. Biz ekolojik ve adil bir yeryüzü istiyoruz!
“İKTİDAR STRATEJİLERİNE KARŞI BİRLEŞME OLANAKLARINI ZORLADIĞI TARİHSEL BİR ANDA 1 MAYIS'I KARŞILIYORUZ”
Ülkemizde ise 19 Mart'ta girişilen siyasi darbe, faşizmin kurumsallaşma eğilimini topyekun açığa çıkardı. Gençlerin üniversitelerden meydanlara taşıdığı cesur direniş, azınlığa düşmüş bu iktidarın bir kez daha gitme zamanının geldiğini tüm topluma haykırdı
Siyasal gericiliğin derinleştiği bir ortamda, demokratik barış sürecinin ve işçi-emekçiler cephesinin kırılgan iktidar stratejilerine karşı birleşme olanaklarını zorladığı tarihsel bir anda 1 Mayıs'ı karşılıyoruz.
“AKP-MHP İKTİDARI VE ONUNLA EL ELE YÜRÜYEN SERMAYE SINIFI, BU ÜLKEYİ YILLARDIR DERİN BİR KRİZ SARMALINA SÜRÜKLEDİ”
AKP-MHP iktidarı ve onunla el ele yürüyen sermaye sınıfı, bu ülkeyi yıllardır derin bir kriz sarmalına sürükledi. Uygulanan halk düşmanı politikalarla milyonlarca emekçi açlık sınırının altında yaşarken, patronlar servetlerini katlamaya devam ediyor. Ormanlarımızın, su kaynaklarımızın, atmosferimizin kirletilmesi ve talan edilmesi her gün artarak devam ediyorken iktidar Kanal İstanbul projesi için hala net hamleler yapmakta israrcı oluyor. Halk her gün yoksulluğa, işçiler iş cinayetlerine, kadınlar ve lgbti+'lar erkek şiddetine, gençler ise geleceksizliğe mahkum ediliyor. Yargı sopası, kayyum zorbalığı ve kolluk şiddetiyle halkın iradesi gasp ediliyor.
“BİZ YAN YANA DURDUKÇA BU DÜZENİN ÇARKLARI DÖNMEYECEK!”
Biz mücadeleyi büyüttükçe, biz yan yana durdukça bu düzenin çarkları dönmeyecek! Emeğimizden aldığımız güçle, dayanışmamızla, örgütlü mücadelemizle bu düzeni hep birlikte değiştireceğiz!
İnsanca bir yaşamı, eşitliği, özgürlüğü ve barışı kazanmak için 1 Mayıs'ta alanlardayız!
Bu düzeni değiştirecek olan biziz! Bu çürümüş düzenin karşısında halkın iktidarını kuracak olan biziz!
Şimdi, 19 Mart'ta yakılan isyan ateşini, 1 Mayıs meydanlarında büyütme zamanıdır!
Yoksulluğa, sömürüye, kayyuma, baskıya, erkek-devlet şiddetine, savaşa ve geleceksizliğe karşı eşitlik, ekmek, adalet, barış ve özgürlük için hep birlikte alanlara! Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz yaşasın 1 Mayıs” diye konuştu.