Haber Merkezi

CHP Mersin Milletvekili Talat Dinçer, hükümetin İstanbul halkına karşı gerçekleştirdiği eylemleri “hukuksuzluk” olarak değerlendirdi. Hükümetin boykot tepkisine sert çıkan Talat Dinçer, özellikle esnafın taleplerine kulak tıkayan esnaf, ekleyen düzenlemeler üzerinden eleştirdi.

“HÜKÜMET, HUKUKSUZLUĞUN EN BÜYÜĞÜNÜ İSTANBUL HALKINA KARŞI YAPTI”

“Hükümet bugüne kadar birçok hukuksuzluk yaptı, ancak hukuksuzluğun en büyüğünü İstanbul halkına karşı yaptı” diyen Dinçer, “İstanbul halkının iradesiyle seçilmiş Büyükşehir Belediye Başkanımızı hiçbir gerekçe göstermeden cezaevine koydu. İlçe belediye başkanlarımızı da yine aynı şekilde suçlayarak görevden aldı, cezaevine koydu ve yerlerine kayyum atadı. Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz, bu durumu dile getirmek için sokaklara inme kararı aldık. Halkımıza bu konuyu aktarma kararı aldık. Ve bu süreç içerisinde üniversite öğrencilerimiz, kendi hür iradeleriyle fikirlerini sokakta paylaşmak adına hiçbir olaya karışmadan sokağa inip, bu düşüncelerini haykırmak istediler. Ancak hükümete bağlı kolluk güçleri, bu öğrencilerimize orantısız güç kullandı ve 300'ün üzerinde gencimiz şu an cezaevinde maalesef tutuklu vaziyette. Bu öğrencilerimiz ailelerinin yanında olmalıydı, normal zamanında okulunda olmalıydı. Bu gençler yarınlarımız, geleceğimiz. Yine bu ülkeye sahip çıkacak olan bu gençlerimiz. Ancak maalesef, çok fazla bir gerekçe göstermeden bu öğrencilerimize bunu reva gördüler."

“BUGÜNE KADAR NEREDEYDİNİZ EY BAKANLAR?”

Milletvekili Dinçer, CHP lideri Özel'in üniversite öğrencilerinin boykot çağrısına sahip çıktığını ve sonrasında bakanların harekete geçmeye başladığını belirterek şu ifadeleri kullandı: “Gece yarısından itibaren hükümete bağlı tüm bakanlar, arkası arkasına tweetler atarak Türk halkını alışverişe çağırmaya başladılar, esnafa sahip çıkmaya başladılar sözüm ona. Bugüne kadar neredeydiniz ey bakanlar? Bu esnaf perişan. 2018'den beri esnaf buhran içerisinde. Bu esnaf krediye ulaşamıyor. Bu esnaf sorunlarını gideremiyor. Bu esnaf siftah yapmadan dükkan kapatıyor. Bu esnafın eleman sorunu var. Bu esnafın iş sorunu var. Bunlara sahip çıkmanız adına bugüne kadar Cumhuriyet Halk Partisi olarak defalarca sizlere çağrıda bulunduk. Ancak maalesef verdiğiniz sözleri bile yerine getirmediniz. Mesela 9000 prim gün sayısını 7200'e düşüreceğiz diye meydanlarda bağırmadınız mı? Bunu çözeceğiz demediniz mi? Ne oldu? Aradan geçen bunca zaman içerisinde hala bu soruna bir cevap bulunamadı. Bir EYT çıkarıldı, ağır aksak. Esnaf bu EYT'den yararlanamadı. Niye? Çünkü geriye dönük borçlanma hakkı vermediniz bu esnafa.

“ESNAFA İNANMADINIZ, GÜVENMEDİNİZ”

Çıraklık günlerini sigortalının başlangıcı saymadınız. Saymadığınız için bu esnaf EYT'den de yararlanamadı. Üstelik siz esnafa da inanmadınız, güvenmediniz. Geçenlerde yine bir kanun geçirdiniz. Çıktık Meclis'te konuştuk. Ne dediniz? 'Biz esnafa güvenmiyoruz. Biz esnafın gelirinin doğru olduğuna inanmıyoruz. Biz bunların başına müfettiş dikeceğiz' dediniz. Yani hasılat tespiti yapacağız dediniz. Bir dükkanı ayda 3 kere, 12 ay boyunca bu devam edecek. Ve oradan çıkan sonuçlara göre bu esnafa vergi salacağız dediniz. Siz bugüne kadar esnafa sahip çıkmadınız da şimdi esnaf dostu mu oldunuz? Önce bir kendinize geliniz. Önce şu esnaf sanatkarın sorun ve sıkıntılarını bir çözünüz. Bak, esnaf kredi kullanamıyor. Yüksek faizin, yüksek kurun altında esnaf inim inim inliyor. Nerede AVM yasası? Nerede hani perakende yasasını çıkarıyoruz, esnafı koruyacağız diyordunuz? Niye çıkarmadınız?

HAL YASASI, LİSANSLI DEPOCULUK NEREDE?

İşte bu yandaş firmalarınız zarar görmesin diye çıkarmadınız. Hal yasasını çıkaracağız dediniz. Nerede hal yasası? Hal yasası daha ortada yok. Lisanslı depoculuğu çıkaracağız dediniz. Hani nerede? O da yok. Dolayısıyla hükümete buradan sesleniyorum. Bırakın esnafın tarafıymış gibi görünmeye. Bugüne kadar esnafın birikmiş sorunlarını bir çözün. Esnaf kendine yapılanı unutmaz. Emekli maaşlarını görüyorsunuz. Esnafa 14 bin lira emekli maaşıyla esnafı baş başa bıraktınız. Esnaf ki hem kendini emekli ediyor hem yanında çalıştırdığı insanların primini ödeyerek bu insanları emekli ediyor. Yanında çalıştırdığı insan esnaftan daha fazla emekli maaşı alıyor. Bu hak mıdır? Bu reva mıdır? Önce bu kanıtlanmış sorunları bir çözün, ondan sonra esnaf dostu olun."

“TÜRK HALKI KENDİSİNE YAPILANI ASLA UNUTMAZ”

RTÜK ve TRT'nin aldığı kararları da eleştiren Dinçer, "Diğer tarafta, bu boykot çağrısına yanıt veren, bu boykot çağrısını halka duyuran, halkın bundan haberi olması için uğraşan basın yayın kuruluşlarına büyük yaptırım yapmaya başladınız. Büyük baskı yapmaya başladınız. Aba altından sopa gösteriyorsunuz. Bu basın özgürlüğüne aykırıdır. 'Biz demokratik bir ülkeyiz' diyoruz. 'Özgürlük var' diyoruz. O zaman bırakın insanlar özgürce görevini yapsınlar. Bugün 86 milyonun ödediği paralarla kurulmuş olan bir TRT, sırf bu boykota satın almama özgürlüğüne çağrıda bulundu diye bir oyuncuyu diziden atıyorsunuz. Bunlar son derece yanlıştır. Bu baskılar Türk halkına gelmez. Türk halkı bu baskıların altında kalmaz. Türk halkı kendisine yapılanı asla unutmaz. Günü ve zamanı geldiğinde bunun cevabını en sert şekilde verir" dedi.