Hediye Eroğlu  

Mersin’de geçen yıl Kurban Bayramında sevgilisi Mustafa Bangiz (34) tarafından darp edildikten sonra hayatını kaybettiği iddia edilen Esra Asena Temir’in (27) ilk duruşması Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Yürek burkan duruşmada Esra Asena Temir’in acılı ailesi hazır bulunurken tutuklu sanık Mustafa Bangiz, Alanya L Tipi Kapalı Cezaevinden SEGBİS ile bağlandı. Mustafa Bangiz’e yardım ettiği ileri sürülen annesi Sema ve babası Okan Bangiz de duruşma salonunda hazır bulundu.  

KISKANÇLIK SAVUNMASI

Sanık Mustafa Bangiz savunmasında, Esra Asena Temir ile sevgili olduklarını söyleyerek, “Bayram telaşı nedeniyle 4-5 katlı bir giyim mağazasında çalıştığı için kendisiyle görüşemiyorduk. Olay günü akşam da yurt dışından kuzenleri ve akrabaları geldiği için görüşememiştik. Kendisine misafirler uyuduktan sonra görüşmek istediğimi, benim evimde kalabileceğimizi söyledim. Daha önce de bu şekilde buluştuğumuz olmuştu. Kendi aracımı onların evinin yakınında bir yere bıraktım. Kendisi de buluşmayı kabul ettiği için aşağı indi. Yoldayken tavrında tarzında bir değişiklik vardı. Sinirliydi. Beni bir aile dostumuzun kızından çok kıskanıyordu. Bundan dolayı da aramızda daha önce tartışma ve küskünlük olmuştu. Konuyu açtı. Evin önüne geldiğimizde sesi yükselmeye başladı.

“TARTIŞIRKEN İTTİM, ŞUURU YERİNDEYDİ”

Ben sakinleştirmeye çalıştıkça o eliyle yüzüme, koluma vurmaya başladı. Kendisini sürekli ittim. Astım hastalığı da olduğu için sürekli bana vurup itmekten yoruldu. Evin önüne geldiğimizde elini yüzünü yıkayalım, hastaneye gidelim dedim, ancak ısrarla hastaneye gitmeyi kabul etmedi. Ağlamaktan gözleri sisti, burnu aktı. Bu halde hastaneye gidemem diye ters ters konuşuyordu. Binanın kapısını açıp kendisini kucağıma aldım. Eve çıkarken dahi hala söyleniyordu. Ayakkabılarını çıkardı. Kendisi yatak odasına yürüyerek geçti. Pencereleri ve klimayı açtım. Evin içerisinde dahi ben kolunu tutmak istediğimde beni itiyordu. Bende yumuşatmaya çalışıyordum. Arabanın içerisi karanlık olduğu için çok fark edememişim. Ancak evde baktığım zaman kaşında, yüzünde, burnunda çizikler vardı. Burnu kanıyordu. Kendisi bu halde ne ise gidebilirdi ne de eve gidebilirdi. Bende annemden hastaneye götürmeye ikna etsin diye rica ettim. Kendisi kabul etmedi. Ben üzerimi değiştirdim. Annemi arabayla alıp geldim. Geldiğimizde yine şuuru yerindeydi, ancak yine hastaneye gitmeyi kabul etmedi. Annem de kucağına al hastaneye götürelim dedi. Bunun üzerine kucağıma alıp arabaya götürdüm. Zaten Toros Devlet Hastanesi bir sokak aşağımızdadır.

“MHP KÖKENLİ GENİŞ AİLESİNDEN KORKTUM”

Annesi ve abisiyle ailelerimiz tanıştığı için annem de onlarla telefonda konuşmuş. Hastane önünde bir şeyler olmasın diye babam beni uzaklaştırdı. Sen eve geç dedi. Bende yürüyerek eve geçtim. Sürekli telefonla bilgi aldım. Ailesi hem benim hem ailemin evini bildiği için MHP kökenli çevresi geniş bir aile olduğu için olay daha fazla büyümesin diye Ali Bangiz'i aradım ve beni Adana'ya götürmesini istedim. Bana saldırmalarından korkmuştum. Adana'ya gidince de sürekli telefonla bilgi almaya devam ettim. Herhangi bir yere saklanmadım. Savunmam bundan ibarettir” dedi.

“KENDİNDEYSE NEDEN KUCAĞINA ALDIN?”

Esra Asena Temir’in, eve çıktıklarında ayakkabılarını kendisi çıkartıp yatak odasına kadar kendisi yürüyerek gittiyse neden araçtan kucağına alarak eve kadar çıkarttığının sorulması üzerine ise Bangiz, “Tartıştığımız zamanlarda kendisini kucağına almam hoşuna gittiği için, kendisini yumuşattığı için böyle yaptım” dedi.

Anne ve babasını eve çağırması ile ilgili soruya ise Bangiz, hastaneye götürmek için Esra Asena Temir’i ikna etmek için çağırdığı yanıtını verdi.

Suçlamaları kabul etmeyen Bangiz, Temir’i sürekli ittiğini, şiddetli itmiş olabileceğini söyleyerek, “Bu sırada kafasını arabaya çarpmış olabilir. Ben kendisini kafasından, omuzundan, boynundan, nereden denk gelirse itiyordum. Araba kullandığım için yaklaşmaması için kendisini itiyordum” dedi.

Savcının talebi üzerine sanıktan alkol ya da uyuşturucu kullanıp kullanmadığı sorulan Bangiz, az miktarda alkol aldığını kabul etti.

“KIZIMI TEHDİT EDİYORDU”

Esra Asena’nın annesi Asiye Temir ise şikayetçi olduğunu söyleyerek, “Sanık sürekli kızımı kıskanıyordu. Babana söylerim, abini öldürürüm gibi şeyler söylüyordu. Biz mutaassıp bir aile olduğumuz için kızımla gezip tozduğunu babasına söylemekle tehdit ediyordu. Kızımın hiç kimseyle görüşmesini istemiyordu. Olay günü misafirlerimiz gelmişti. Kızımda bir tedirginlik vardı. Telefonda tartışıyorlardı. Gece 24:00'den sonra kızımın sesi yükseldi. Beni babamla, abimle tehdit etme diye konuşuyordu. Sabah 07:00 sıralarında odasına baktığımda kızımın olmadığını gördüm. Telefonla aradım, telefona cevap verilmedi, sonra telefon kapandı. Bende sanığı aradım. O da cevap vermedi. Sanığın annesini aradım. Kızımın nerede olduğunu sordum. O da kızımla sanığın tartıştığını, sanığın kızıma bir tokat attığını, kızımın sinir krizi geçirdiğini, hastanede olduğunu söyledi. Yeğenimi kaldırdım, abisine haber verdim ve hastaneye geçtim. Hastanede doktorlar beyin kanaması geçirdiğini, beynine ağır darbe aldığını söylediler. Sürekli tartışıyorlardı. Ben kızıma sanıktan ayrılmasını daha önceden söylemiştim” dedi.

EN ÜST CEZA İSTENDİ

Duruşmada Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nün davaya müdahil olma talebi kabul görürken, Bangiz’in annesi Sema ve babası Okan Bangiz’in tanık olarak değil sanık olarak yargılanma talebi ise reddedildi.

Tam ölüm nedeni belirlenemeyen Esra Asena Temir’in, kesin ölüm sebebini belirleyebilecek detaylı bir rapor aldırılması talebi de kabul görmedi.

Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü sanığın en üst hadden cezalandırılmasını talep ederken, mahkeme duruşmayı dosyadaki eksikliklerin tamamlanması için 27 Şubat 2024 günü saat 10:50'a erteledi.